KENDİNE YAKALANMAK


İlk kendime yakalanmam ultrasonda çocuğun cinsiyetini öğrenme sırasında oldu.

-Cinsiyeti belli mi?

-Erkek!

-Emin misiniz?

-Tabi ki, şu görünen pipisi!

Konuşma doktorla eşim arasında geçiyor mecburen. Benim konuşacak halim yok. İkinci cümleden sonra yayılmış ağzımı toplamakla meşgulüm.

Ağzını toplamak deyimi genelde ağzından kötü bir söz çıkanlara söylenir. Ancak devamı bilinmez. Ağzımı topladım denmez. Ağzın akıbeti meçhuldür.

-Ağzımı topladım.

-İyi ki söyledin, topladığım iyi oldu, cümleleri yoktur bizde.

Genelde itiraz vardır ağız toplamaya.

-Asıl sen topla!

Bu nedenle edebiyat tarihimizde ilk “ağzımı toplamaya çalıştım” cümlesi belki de bana aittir. “Ağzımı topladım” cümlesi ise hala söylenmemiştir. Bir ilk yapmak istiyorsanız elinizi çabuk tutun.

Neyse konumuza gelelim. Ben ki yıllarca kadın-erkek eşitliğini savunmuş, kız-erkek fark etmez sağlıklı olsun yeter diyen, esasen kız çocuklarını daha sevimli bulan ben, “çocuğunuz erkek” lafını duyunca ağzım birden yayılmış, yıllardır bastırdığım ilkel düşüncelerim içgüdüsel olarak gün ışığına çıkmıştı.

Kendime yakalanmanın şaşkınlığı içindeydim.

Hiç yorum yok: