KÜFÜR KURSU


Yıllar önce üç yaşındaki oğlumla dört yaşındaki yeğenim kavga ediyordu. Üşenmedim saydım. Bir günde yedi defa kavga ettiler. Kavga şiddete dönmedi. Fiziksel şiddete yani. Her kavgada birbirlerine sözel şiddet diyebileceğimiz kötü kelimeler söylediler. Fakat söyledikleri sözler eşek, köpek falan. Daha sonra da tanık olduğum kavgalarında da küfür etmediğini, hayvan isimleri ile yetindiğini gördüm.

Babalığımı icra ederken bir sloganım var. “Oğlumun her şeyi olmalı, her şeyi de bilmeli”. Bütün icraatlarımı bu slogandan hareketle yapıyorum. Sünnetinde kirve tedarik etmeme rağmen olmayan dayısı yerine birini bulma arayışlarım halen sürmekte.

Baktım ki oğlum küfür etmiyor sadece karşısındakine hayvan isimleriyle hitap ediyor, hemen durumdan vazife çıkardım ve onu küfür kursuna yazdırmaya karar verdim. Fakat her şeyin kursu vardı ama küfür kursu yoktu. Küçük ablamın oğlunu daha önce ağız dolusu küfrederken görmüş bu kadar donanımlı yeğenim olduğu için gurur duymuştum. Devamlı sokakta oynadığı için kursa gitmesine gerek kalmamış, iyi bir küfür repertuarı oluşturmuştu. O nedenle yeğenimin yanına göndermeye karar verdim. On gün yanında sokağa inse yeterdi.

Bu fikrimi ilk olarak söylediğim kolej mezunu, yalıda oturan, kadın iş arkadaşım şiddetle itiraz etti. Bence ömründe hiç küfür duymamış da olabilirdi, o nedenle karşıydı. Ama çok kızdı bu özgün fikrime:

-Size hiç yakıştıramadım yani!

Diğer arkadaşlarım ise “ne gereği var” diye itiraz ettiler. Eşime ise hiç söylemedim. Çocuğun halasının yanında on gün kalmasının gereğini anlayamamıştı sadece.

Okul yıllarımda fen dersleri ile aram hiç iyi olmadı. Ama aklımda kalan bir kaç bilgi yaşamıma rehberlik etmiştir her zaman.

-Doğada hiçbir şey yok olmaz, şekil değiştirir. Yani bir madde diyelim yaktınız, katı halden gaz hale gelir, özü değişmez vs.

-Her şey ihtiyaçtan doğar.

İki bilgiyi birleştirdiğimiz zaman, iyi ya da kötü her şeyin ihtiyaçtan doğduğu ve her şeyin her insanda olduğu, sadece çıkmak için fırsat beklediği sonucuna varırsınız. Küfür etmek de sonuçta bir ihtiyaçtan kaynaklanmaktaydı ve bu ihtiyaç ortaya çıktığında da oğlum buna hazır olmalıydı hepsi bu. Yoksa bütün hayali sigara içmeyen ve küfür etmeyen erkek çocuk yetiştirmek olan annemin kemikleri sızlardı mezarında.

Ya da eğer bir gün oğlumun çok kızdığı birine öfkesini bastıramamışsa fiziki şiddet yerine sözel şiddet olan küfrü kullanmasını tercih ederim tabi ki.

Galiba yine de en iyisi: d-hiçbiri.

Ama nasıl, böyle bir dünyada, böyle bir trafikte?

Hiç yorum yok: