ÇOCUKTAN AL HABERİ


Bir zamanlar modaydı ve ben birini çok seviyordum; bordo oduncu gömleği. Haftasonları giyerdim, memlekete de genelde hafta sonu gidiyordum. Bir gün memlekette oğlumun da birlikte oyun oynadığı yedi-sekiz yaşındaki Ferhat:

-Amca, bir şey sorabilir miyim?

-Tabi ki.

-Sizin başka gömleğiniz yok mu?

-Var tabi, neden sordun?

-Hep bu gömlekle görüyorum da.

O gün oduncu gömleğimin cenaze törenini yaptım, bir daha sırtımda gören olmadı.

***

Arabayı yeni almışım. Tam hareket edeceğim, gaza basıyorum. Pat araba stop ediyor. Tekrar aynı prosedür, sonuç yine aynı. Derken bir çocuk cama vurdu. Ben araba gitmiyor diye zaten sinirliyim önce bakmadım. Çocuk ısrarla cama vurunca dayanamadım, sinirle:

-Ne var?

-Amca, el frenini indirecekmişsiniz.

-Kim diyor?

-Karşıdaki amca.

Baktım karşı binanın balkonunda bir adam. El frenini indirince araba stop etmedi, bunun üzerine balkondaki adama:

-Teşekkür ederim.

-Kafa bu kafa, kafamızı ütüledin sabah sabah!

***

Kendi evimize yeni taşınmışız. Eşim:

-Bu ev küçük, kendimiz ancak sığdık, o nedenle çiçek istemiyorum, çiçekleri işyerine götüreceğim, dedi.

Aradan birkaç ay geçti. Bir akşam çok uzaktan bir arkadaşım ilk defa evimize geliyor. Zil çaldı açtık kapıyı. Arkadaşın kucağında kocaman bir çiçek. Biz telaşla hoş geldiniz demeye çalışırken oğlum söze girdi:

-Evimiz küçük, çiçek istemiyoruz!

Hiç yorum yok: