SEDYEDE BORDRO SORULUR MU?


Yıllar önce sol partiden bir belediye başkan adayı kalp krizi geçirmişti ve özel bir hastaneye yatırılmıştı. Ertesi gün gazetelerde konuya ilişkin bir sürü haber ve yorum. Bunlardan en dikkatimi çekeni yine sol bir gazetenin yazarının yorumuydu:

-O hastane sigortasız işçi çalıştırıyor, bir solcu olarak nasıl yatarsın böyle bir hastanede!

Yorumu okuyunca dondum kaldım. Empati kurmaya çalıştım. Nasıl olabilirdi? Kalp krizi geçiren birinin elinde miydi hastane seçmek? Sedyede yatarken hastane bordrolarını mı isteyecekti?

Bir sonuca varamayınca üşenmedim gazeteyi aradım ancak yazara ulaşmak mümkün olmadı. O sırada nöbette bulunan gazetenin yazı işleri müdürüne sordum. Mantıklı bir açıklama alamadım. Ama tepkimi de gösterdim:

-Siz işten çıkardığınız gazetecilerin tazminatını ödediniz mi?

-Ödedik tabi.

-Peki X isimli arkadaşım niye alamadı tazminatını o zaman? Yeni şirket kurarak gazetenin adını bu şirkete kiralayarak hülle yapıyorsunuz tazminat ödememek için.

-Sorma ya ben de alamadım.

Evet, hileli bir şekilde şirket değiştiren gazete, eski adını kiralamış ve çalışanların tazminat hakları eski gazetede kalmıştı. Fakat okuru olarak benden hastaneye yatarken sedyede çalışanların bordrosunu sormadığı için o adaya oy vermememi istiyordu. Toplum Mühendisliği dedikleri bu olsa gerek.

Çok benzemese de ben de bu olayı çağrıştıran, öğretmenler günü nedeniyle okuduğum bir kaç mesaj oldu:

-Dünya öğretmenler günü 5 ekim'dir. 24 kasım ise, binlerce öğretmeni işten atan/işkenceye yatıran/ katleden, yök'ü kuran, örgütlenme haklarını elinden alan 12 eylül cuntasının öğretmenlere "hediyesi"dir.

a) Gerçek öğretmenler günü denilen 5 ekim günü beni uyarmayan ve öğretmenler gününü kutlamayan bu arkadaşlara teessüflerimi iletiyorum. Sonuçta 5 ekim 24 kasımdan öncedir.

b) 24 Kasımı hediye edenler öğretmenlere olmadık eziyet edenler olduğuna göre 5 ekimin hikayesini merak ediyorum. Daha saygın ve daha öğretmen sever kişiler olmalarını umuyorum.

c) İşin açıkcası 5 Ekimden haberim yoktu. 24 Kasımı Atatürk'e Başöğretmen unvanının verildiği gün olarak biliyordum. Biz çocukken yoktu öğretmenler günü kutlaması, ne zaman başladığından haberim yok o nedenle ve kimin hediyesi olduğunu da bilmiyordum.

d) Sonuç olarak, asla 12 eylülü savunan biri durumunda olmak istemem ama anne babadan sonra çocuk için en değerli varlık olan öğretmenlerin 24 Kasım Öğretmenler Gününü kutluyorum ve bundan sonra da yılda bir gün de olsa kutlanmasında yarar görüyorum.

Hiç yorum yok: