ÇOK SİNİR HAREKETLER BUNLAR

Dün bir davetiye aldım. İadeli taahhütlü. Düğün mahalli evime epey uzak, ben de eve epey uzak olduğum için gitme olasılığım az. Fakat buna rağmen sağ olsun arkadaşım beni hatırlamış, değer vermiş, iadeli taahhütlü davetiye göndermiş. 


Bu bana daha önce gördüğüm bir davetiyeyi hatırlattı. Davetiye bildiğimiz davetiye bir anormallik yok. Bana itici gelen davetiyenin son iki maddesi:

-LCV

-Lütfen çocuk getirmeyiniz.

Birinci maddeyi sordum, soruşturdum, öğrendim; lütfen cevap veriniz- miş. Şuraya bak, hem tenezzül edip cümle yerine üç harf yazmış hem de bana sordurarak cahilliğimi yüzüme vurmuş. Hadi bu kadar katı bakmayalım peki ikinci madde ne demek öyle?

Sen benim şu hayatta en değer verdiğim varlığı düğününde görmek istemiyorsun, bana da şunu bir yerlere bırak gel, diyorsun. Yani lüzumsuz kimse gelmesin, yükte hafif pahada ağır olsun gelenler. 

Tamam, o kadar acımasız olmayalım. Evet, düğünlerde çocuk zırıltısı, ortalıkta koşturan çocukların yarattığı olumsuzluklar, en mutlu ve en önemli gününüzü zorlaştırabilir. Ama pistinde çocuk oynamayan, çocuğun anne-babasının arasında dans etmediği bir düğün ne kadar güzel olabilir ki?

Ya da sayı ile sınırlı bir düğün yapmış biri olarak “lütfen cevap veriniz” maddesinin işleri ne kadar kolaylaştıracağının da farkındayım ama yine de bana itici geldi.

Şimdi, bütün bu badireleri atlattık düğüne gittik diyelim. Bu sefer de:

-Rakıya bir buz daha verir misiniz?

-İkinci buz ekstraya giriyor efendim.

Veya:

-Çocuk için bu kolanın sıcağı yok mu?

-Sıcak kola ekstraya giriyor.

Tamam, abarttık biraz ama gittiğiniz her cemiyette her şeyi ekstraya sokup sizi soymayı düşünenler de yok mu? Bir masanın fotoğrafına bir fotoğraf makinesi parası ödemek de neyin nesi? Hem neden benim çocuğun fotoğrafını çekip sergiliyorsun ve de beni “paraya kıyıp da çocuğunun fotoğrafını almamış cimri herif” pozisyonuna sokuyorsun?

Bir de gittiğiniz cemiyette bir karşılaşma, tanışma, tokalaşma ve öpüşme aşaması vardı, bir yenisi daha eklendi. Geçenlerde, uzun zamandır görmediğim bir kız arkadaşla karşılaştım. Tokalaştık, bana doğru hamle yaptı. Herhalde öpecek derken bir baktım ki kafasının sağ köşesini yanağıma vurdu. Ben yanağımı uzatırken o kafasını uzatmış sert bir şekilde. 

Yani bu da yeni moda. Kafa tokuşturmak. Yapanların bir gerekçesi bir açıklaması, kendilerine göre bir nedenleri mutlaka vardır ama düşündüm de; bir kadınla yapmak isteyeceğim en son şey kafa tokuşturmak!

4 yorum:

Bucera dedi ki...

Bayram şekeri tadında okudum güldüm, he he bir gün ortak dost meclisinde karşılaşırsak kafa tokuşturacağım ben :)

R.Erkan SEZGİN dedi ki...

Söylediğiniz iyi oldu.Kask takarak gelirim dost meclisine:)))

Adsız dedi ki...

ÖPÜŞMENİN ALTERNATİFİ BU KAFA TOKUŞTURMAK,MİKROPLARA KARŞI YANİ:))

Adsız dedi ki...

Bir dönem size absürt gelen bu sosyal olayların , yarın sizin başına gelebileceğini unutmayın.Kendinizi , çocuklarınızdan birini evlendiren ve tüm masrafları kendinizin karşılamak zorunda olduğunu düşünürseniz olaylar çok daha anlam kazanacaktır.