TARİHTE İLK KAHVE OLİMPİYATI

Şiar Yalçın'ın bir lafını okumuştuk gazetede: Türkiye’de en çok iktisat eğitimi verilmesine karşın neden uluslar arası çapta bir iktisatçımız yok? 



Normalde bu sözü duyunca, "uluslar arası çapta iktisatçı olmak için çalıştık" demek lazım ama biz başka bir şey yaptık. Madem zamanımızın büyük bir kısmı kahvede geçiyor, o halde bir ilki gerçekleştirelim, olimpiyat düzenleyelim.

Fikir orijinaldi, heyecan yarattı. Arkadaş gurubumuzda genelde iktisat ve maliye bölümünden arkadaşlar vardı. Az sayıdaki ekonometri ve kamu yönetiminde okuyan arkadaşları da bölüştük, iki gurup olduk. 

Olimpiyat bütün oyunları kapsayacaktı: tavla, okey, bilardo, briç, satranç, maça kızı, king, ohel vs.
Büyük bir ciddiyetle takımlar oluşturuldu, oyuncular seçildi, karşılaşma takvimi hazırlandı. Biz iktisat bölümü olarak kritik hesaplardaydık. Maliye bölümündekiler her alanda daha başarılıydı. Yaptığımız hesaplara göre takımın en iyi tavla oyuncusu (kendisi başka oyun bilmezdi) Antepli Memetin Maliyenin tavlacısı Ertan’ı yenmesi gerekiyordu.

Fakat bizim Antepli, iki mars bir ters olarak beş sıfır yenilince olimpiyatlardan çekildik. Nasıl modern olimpiyatların kurucusu Baron de Coubertin ise, ülkemizde düzenlenen ilk kahve olimpiyatının yıkıcısı da Antepli Mehmet olmuştur. 

Kendisini teessüfle anıyoruz(!)

Hiç yorum yok: