SİZİNLE YOLCULUK BİR ZEVKTİ


Söz mü teknoloji mi daha güçlüdür derseniz sözü tercih ederim. Teknoloji birçok şeyi başarabilir, savaşları kazanmanıza neden olabilir, düşmanınızı yenmenizi sağlayabilir ancak sözün zihinlerde yarattığı etkiyi yaratamaz. Hiçbir silah bir cümle kadar yaralayamaz insanı. Ya da açılan yara bir şekilde kapansa da dil yarası asla kapanmaz.

Filmlerde de öyledir. İstediğiniz teknolojiyi kullanın, istediğiniz efekti yapın bir cümle kadar akılda kalmaz hiçbiri. Örnek mi; Titanik filmi. Film her şeyiyle muhteşem. Kullanılan teknoloji, müzik ve oyuncular harika. Fakat benim aklımda kalan, gemi batarken güvertede çalmaya devam eden müzisyenler. Herkesin telaşla bir şeyler yapmaya çalıştığı, can derdine düştüğü bir zamanda en iyi yaptıkları şeyi yaptılar ve çalmaya devam ettiler.

Hem ayakaltında dolaşmadılar hem de son ana kadar bildikleri şeyi yaparak panik içindeki yolculara biraz moral verdiler ve paniği dindirmeye çalıştılar. Son anda da şefleri o unutulmaz sözü söyledi:

-Beyler sizinle çalmak bir zevkti!

Bir meçhule belki de ölüme giden, son ana kadar kibarlığı elden bırakmayan, teşekkür etmesini bilen bir şefin son sözleri.

Şimdi nereden çıktı bu sabah sabah derseniz, sözü aklıma getiren otobüste karşımda oturan bir ana-kızdı. Kibar bir anne ve kucağında sevimli mi sevimli bir kız çocuğu. Gülümsemesiyle yolda geçen yarım saatimin iyi geçmesine neden olan, güne güzel başlamama neden olan ana-kıza ben de söylemek istedim:

-Sizinle yolculuk bir zevkti!

Hiç yorum yok: