HALİT ÇETİN'DEN: FADİME'NİN KEDİSİ


Temel, Fadime’nin kedisinden nefret etmektedir. Birgün kararını verir ve Fadime evde yokken kediyi yakalayıp, arabasına koyar. 1-2 kilometre kadar ileride, bir köprünün yanına bırakıp evine döner. 

Kapıyı açıp eve döndüğünde bir de bakar ki, kedi evin başköşesinde mırıl mırıl uyuyor. Ertesi gün, Fadime’nin evden çıkmasını bekleyip, kediyi yine arabaya atar. Bu kez 5-6 kilometre ötedeki bir kasabada bırakır. Eve döner, kapıyı açar, bakarki kedi yine baş köşeye kurulmuş ve Temel’e kötü kötü bakıyor … 

Ertesi gün işi iyice inada bindirir, kediyi yakaladığı gibi 20-25 kilometre uzaklara direksiyon sallar, bulduğu her tali yola girer, kedi yönünü kaybetsin diye de çeşitli şaşırtmaca yollara girer, daireler çizer. Sonunda yaptığı işten iyice emin olunca, arabayı durdurur ve kediyi bırakır. Arabasına atlayıp, evinin yolunu tutar... 

Saatler sonra Temel, Fadime’ye telefon açar; 

– Uy Fadime, kedi evdemidur?! 

– Evet niye soriysun da? 

– O hayvan oğli hayvani hemen telefona ver da. Kayboldum; yolu bi tarif etsin bağa..!!!

2 yorum:

selma dedi ki...

Çok sevdiğim bir fıkradır. Tekrar hatırlattığınız için ellerinize sağlık.

feryal dedi ki...

hakkınızı helal edin.Çok beğendim bende bloğuma koydum.