TÜRK’ÜN ÇAMURLA İMTİHANI!


Bundan otuz yıl önce, bu ülkenin başbakanı evinde terlikle gezdiği için çok eleştirilmişti. Ancak evinde terlikle gezen büyük çoğunluk, eleştirenleri dinlememiş, kendisi gibi evinde terlikle gezen başbakana oy vermişti. O başbakan sonra cumhurbaşkanı da oldu. Ölüm indirebildi onu koltuğundan yoksa evinde terlikle gezmesi değil.

Benim de evimde hep terlikle gezildi ve halen de öyle. Zira bizim sokaklarımız ayakkabı ile gezildikten sonra evin içinde gezilebilecek kadar temiz değil. O nedenle evde terlikle gezmek geri kalmışlığın değil temizliğin bir sembolüdür hala.

Aradan otuz yıl geçti. Medeniyet ilerledi fakat maalesef ne sokaklarımız ayakkabı ile gezilecek kadar temiz olabildi ne de sokaklarımız çamurdan kurtulabildi.
Şimdi bütün evler, resmi daireler, işyerleri, alışveriş merkezlerinin zeminleri beyaz granitlerle kaplandı. Fakat sokaklarımız halen doğalgaz, su hatlarının yenilenmesi, telefon hatları, elektrik  ve internet hatlarının yer altına alınması, kaldırım taşlarının değiştirilmesi  gibi bahanelerle kazılmaya devam ediyor.

Çamurlu sokakların kirini girişteki dev paspaslar temizlemeye yetmediğinden beyaz granit taşlı zeminlerin elde paspas temizlenme çabası bütün hızıyla devam ediyor.

Kısacası, evlerini, işyerlerini bembeyaz granit taşlarla döşeyenler, sokakları çamura bezeyenler tarafından yönetiliyor. Dolayısıyla Türk’ün çamurla imtihanı devam ediyor.
Sokakları ayakkabı ile evde gezilebilecek kadar temiz bir ülkede yaşamak dileğiyle…

Hiç yorum yok: