DİZİLERDE KİRPİKLERİ ISLANAN KALMADI!

Hanımın Çiftliği dizisinde, Güllü’nün marabalarının atletlerinin beyazlığı hala aklımdadır. Dizi değil deterjan reklamıydı sanki. Çukurova’nın sıcağında çalışırken o atletleri nasıl bembeyaz tutuyorlardı bilemiyorum.

Esasen Aydın Ovasında pamuk tarlalarında çalışırken, biz atletle çalışmaz aksine uzun kollu gömleklerle çalışırdık ki kollarımız kömür olmasın. Hatta kadınlar da sadece gözleri açık kalacak başörtüler takardı ki zenciye benzemesinler.

Atlet sadece kamyon şoförlerinin iş kıyafetiydi bizim için. Demek Çukurova’nın sıcağı marabalara terlemeden atletleri kirletmeden çalışma olanağı veriyordu.

Bugünlerde de dizilerde ağlayanlar dikkatimi çekiyor.

Normal şartlarda, insanlar yaşadıkları üzüntünün şiddetine göre farklı tepkiler verir; kirpikleri ıslanır, gözleri nemlenir, gözyaşı döker veya gözyaşları sel olur.

Bugünlerde ise seyrettiğimiz dizilerde karakterler ne yaşarsa yaşasın gözyaşları sel olup akıyor. Ne gözleri nemlenen var ne de kirpikleri ıslanan.

Eskiden iyi oyuncu oynadığı role göre yukarıda saydıklarımızı yapabilirdi. Şimdi ise sanırım teknoloji yardımıyla hepsi sel gibi gözyaşı döküyor ve bu da bize çok yapmacık geliyor.


Yönetmen ve oyunculara duyurulur.

Hiç yorum yok: