YETTİN ARTIK FACEBOOK!


Ünlü ve önemli insan olmak bir tercihtir, o nedenle getirisine de götürüsüne de katlanacaksın. Nitekim mahkemelerin de “toplumun haber alma hakkı, eleştiri hakkı vs.” gerekçeli kararları da var.

Biz medyanın ünlüleri, devletin de bazı mühim şahsiyetleri izlediğini, görüntülediğini ve kaydettiğini  biliyorduk ama biz rahattık;bizi izleyip de ne yapsınlar?”

Bizler ünlü olmama yönünde tercihimizi kullanmış ünlülerin frikiklerini, sevgilisiyle yakalanmalarını, mühim şahsiyetlerin de dinleme kayıtları ve bazı ayıp videolarını güzel güzel seyrederken bir slogan başımıza geldi; “susma sustukça sıra sana gelecek”.

Çoktan gelmiş de haberimiz yok:

Gazete okuyorum, bir baktım daha önce okuduğum haberler listelenmiş.

Şarkı dinliyorum, bir baktım daha önce dinlediklerim liste halinde kaydedilmiş.

Video izliyorum, daha önce ne izlediysem kayıtlı.

Haberim olmadan bu kayıtlar başkalarına duyuruluyor mu bilmiyorum ama geçenlerde torun-torba sahibi bir arkadaşın izlediği videoyu görünce tüylerim diken diken oldu.

Anlaşılan bu sosyal medya sayesinde ya hepimiz ünlü olduk ya da ünlü ünsüz herkes herkesi merak eder oldu. Bu uygulama da ondan kaynaklandı.

Ey Facebook, anlıyorum sen ortada ne kadar çok paylaşım varsa o kadar reklam yayınlayıp para kazanıyorsun. Belki yönetenlerin talebi ve başka amaçlar için neyimiz var neyimiz yok kaydediyorsun,  onu biliyoruz. Yazdığımız, söylediğimiz ve paylaştığımız her şeyde bunu göze alıyoruz. Fakat Çubuklu Yaşar’ın “Taksici, Katerina ve Raco Dayı” videosunu izlediğimiz de bize kalsın be birader!

Hiç yorum yok: