TARIHI BIR FIRSATI KAÇIRDIK

 
Cübbeli Ahmet Hocanın Papa ile ilgili sözlerini duyunca bir an düşündüm ve zamanı geri sardım.
Papa, Ayasofya'yı geziyor.Birden Sultan Ahmet Camisi'nden ezan sesi duyulmaya başlıyor. Zaten biraz önce gezdiği caminin manevi havasından çok etkilenmiş olan Papa kendini sorgulamaya başlıyor.
Bu arada kendisini gezdirmekte olan İstanbul Müftüsü kendisini Islama davet ediyor. Papa, yıllardır aradığı davetin bu olduğunu anlıyor ve Müftünün söylediği sözleri tekrarlayarak Kelime-i Şahadet getirerek Müslüman oluyor kendisine Fahrettin ismi veriliyor.
Papa, kendisine eşlik eden ve şaşkınlıkla olanları izleyen Kardinalleri de Islama davet ediyor. Sırtındaki cübbeyi ve başındaki takkeyi de korumalara uzatıyor.
Geziyi izlemekte olan dünyanın dört bir tarafındaki Hristiyanlar da bulundukları yerdeki camilere Akın ediyorlar. Cami bulamayanlar ise internetten okudukları Kelime-i Şahadet metnini okuyup tövbe ettikten sonra isimlerini değiştirmek üzere bağlı bulundukları nüfusu idaresine doğru koşuyorlar.
İslam Dünyası da olan biteni şaşkınlıkla izliyorlar. Bu arada IŞİD Lideri de Halifelik Makamını tekrar Türkiye'ye tevdi ediyor.
Görüldüğü gibi Türkiye Papa'yı Islama davet etmeyerek büyük bir fırsatı kaçırıyor.
Insan kendini "keşke Cübbeli Ahmet Hoca İstanbul Müftüsü, olsaydı" demekten kendini alamıyor. Ve hatta ne bileyim cumhurbaşkanı...

Hiç yorum yok: