KENDİ POSTERİNLE BAŞKAN SEÇİLEMEZSİN!

Seçimler yaklaştı. Poster savaşları da başladı. Hepsi birbirinden yakışıklı, saçlı-saçsız ama istisnasız hepsi belli yaşın üzerinde ve tamamına yakını erkek bir sürü poster doldurdu sokakları caddeleri. Hatta gazeteden okuduğumuza göre halka illa kendi posterlerini göstermeye çalışan adaylar, koskoca vinçlerle kendi posterlerini diğer adayın posterinin önüne koymaya çalışıyorlarmış.

Efendim, memleketin her meselesinde olduğu gibi bu meseleye de el atmayı vazife biliyorum: Sevgili Aday Kardeşim, seçilmek istiyorsun biliyorum. Bunun için de vatandaşın aklında kalayım diye koca koca fotoğraflarını gözümüze sokuyorsun. Ancak bu benim gibi birçok vatandaşın hoşuna gitmiyor bunu bilesin.

Bilgisayar ve televizyon ekranında,  bir sürü foto-galeride güzel kadın fotoğraflarına bakan birinin, sokağa çıktığında senin pala bıyıklı, fotoşoplu  fotoğraflarınla karşılaştığında yaşadığı mutsuzluğu tahmin bile edemezsin.

Ayrıca fotoğrafın akılda kalacak da ne olacak? Oy pusulasında senin fotoğrafın yok ki, parti amblemi var.

En iyisi sen caddelere, arabalara ve broşürlere koskocaman posterini astıracağına yapacağın parkın fotoğrafını astır yanına da partinin amblemini koy. Ya da ne bileyim sen belediye başkanı olduğunda şehrine gelecek turistlerin mayolu resimlerini as veya hiç olmadı sen başkan olduğunda mutlu olacak gülen insan yüzleri fotoğraflarını as.

Bu dediklerimi yap, kendi posterinle alacağın oydan daha fazla oy almazsan gel yanıma.


Hiç yorum yok: