Orta yaşta, evlenmek üzere olan bir kadın paniklemiş:
-Çok zayıf kişilikli bir adamla evlenmek üzereyim. Sürekli ağlıyor. Hata
mı yaptım ne?
Biraz daha anlatınca anlaşıldı mesele. O da bir orta yaşlı olan adamcağız,
sevdiği kadının bazı eleştirilerini, kendisinden vazgeçme olarak anlamış ve
ondan ağlıyormuş meğer.
Kadına Allah’ın insanı yaratırken güçlü ve zayıf yanları ile birlikte
yarattığını, genelde insanın güçlü tarafı görünürken bazı hallerde zaaflarının
ve zayıf yanlarının ortaya çıkabileceğini anlattım.
Bu o kadar öyledir ki, aşkı uğruna tahtından vazgeçen kralları, bir
kadın yüzünden yapılan savaşları, dünyayı fetheden ama bir küçük köpekten
korkan imparatorları yazmıştır tarih kitapları. Yeter ki zaaflarıyla
karşılaşmasın insanoğlu, yoksa kendi bile inanamaz düştüğü duruma.
Benim gözlemim, bir kadın için çocuğu, erkek için de kadın ve çocuğu en
büyük zaafıdır. Tabi ki bütün kadınlar değil. Varlığıyla gözünü kör eden, bütün
zaaflarını ortaya çıkaran bir kadın.
O nedenle hep söylerim: bir kadın isterse tasma takar dolaştırır adamı
ve o da itiraz etmediği gibi kuyruk sallayarak gider peşinden, mutlu mesut.
Yeter ki çilbiri kaptırmasın insan!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder