Cübbeli Hocanın son gizli kamera görüntülerini gördükten sonra emin
oldum ki; üstün göründüyse bir gün mutlaka altın da görünecek. Şöyle bakalım
geriye, üstü görünüp de altını görmediğimiz kaç kişi kaldı. Ki eminim onların
da altı kameraya çekilmiş servis edilmeyi bekliyordur.
Eskiden fikir tartışmaları vardı. İnsanlar kendilerini bilgiyle donatıp
karşısındakine kabul ettirmeye çalışırdı fikrini. Sonra bunun pratik bir çözümü
bulundu. Silahla, bıçakla, yumrukla kabul ettirilmeye çalışıldı fikirler. Hatta
kendini bilgiyle donatıp fikrini güçlendirmek yerine silah edinerek fikrini
savunmak daha cazip hale geldi. Bu arada gerçekten bir fikir edinmeye çalışan,
fikrini medenice kabul ettirmeye çalışanlar, sadece silahla teçhiz edilmişler
tarafından bir bir ikna edildi(!).Ya ölü ya da diri.
Şimdi ise o kadar zahmete ve riske girmeye bile gerek kalmadı.
Geçenlerde gördüm o fikri güçlü insanları. Ellerinde yirmişer lira,
kalem-anahtarlık şeklinde kamera alma çabasındaydılar. Birazdan dünyanın en
güçlü insanı olacaklardı. İstedikleri insanı mahvedebilirlerdi. Güç onlardaydı
artık.
Diyeceksiniz ki “alsın ne olacak”. Hiç de öyle değil. Düşünün ki her
insan günde en az birkaç kere altını açmak zorunda. Her tarafta da yirmi
liralık kamera ve ona sahip hastalıklı beyinler. Elde ettikleri görüntüleri
amaçları için kullanacak güç odakları ve bunları yaymaya gönüllü sosyal medya
kullanıcıları hazırda bekliyor. Yani hem üstü hem de altı gösteren bir demokrasi ve onun sadece alta
bakan seçmenleri.
Peki, "bunu yapmak suçtur, adalet yapışır yakasına" mı diyorsunuz? Hani
nerede bunları yakalayacak devlet, nerede adalet?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder