-İstersen ben yardımcı olayım!
(Evimin duvarına yaslanmış, eşimi beklediğim yarım saat boyunca elinin bütün parmaklarını kullanmasına rağmen burnunun sağ iç tarafındaki parçayı bir türlü alamayan temizlik görevlisine)
***
-Dertleşiyor musun makineyle?
(Arkasındaki sırada bekleyen kalabalığa aldırmadan, gördüğü her rakamdan sonra uzun düşüncelerden sonra bir tuşa basan ATM’deki adama)
***
-Bu kadar güzel olmak zorunda mıydınız?
(Fakültede sınıfımızdaki adını bilmediğimiz ama dünyanın sekizinci harikası lakabını taktığımız sınıf arkadaşımıza)
***
-Biraz yürüyelim mi?
-Hayır, ne münasebet!
-O zaman koşalım!
(Ergenliğimde, bir kıza)
***
-Abla senin emekliliğe çok mu daha?
(Tam yirmiiki senedir işe gittiğim cadde üzerinde dilenen, dilenme konseptine henüz bir yenilik ekleyemeyen dilenciye)
***
-Ne mutlu bana ki, bir işim var ve gidiyorum!
(Kendime)
***
-İleride tören falan lüzum ederse, Giresun’a ayak bastığım yer burasıdır!
(Giresun’daki yerel yöneticilere)
***
-Kırk yaşımı doldurdum, üniversite mezunuyum, şartlarım tutuyor!
(2007 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, milletvekillerine)
***
-Seni seviyorum!
(Rahmetli anneme)
1 yorum:
kırk seferdir yapıyorum yorumu
yazıyorum mahmutemin adımı
peki, kim bu hıyarto hiç sormazsın
Dursun başkanına etsem şikayet,
asar seni .
öyleyse bul beni, bul beni...
Haydi bakalım.
Yorum Gönder