Konuşma aynen şöyleydi.
Kelimesi kelimesine aklımda:
-Yazdıklarım,
yaşadıklarımın küçük bir kısmıdır!
Televizyonda spikerin
yanında oturan bir yazar. Haberlerde spikerin yanında bir yazarın oturmasına pek alışkın değiliz. Fakat bu yazar değişik bir yazar. On
yedi yaşında ve cinsel deneyimlerinin küçük bir kısmını yazmış. Sanıyorum bir İtalyan ve kitabının tanıtımı için de ülkemize gelmiş. Yazarın ve kitabının önemi
nedeniyle haberlere çıkarılmış.
İlk bu manzarayı
görünce anlamıştım Don Kişot olacağımı. Zira bu kanalın sahibinin dört kızı
olmasına rağmen bir sakınca görmemişti bu haberin yayınlanmasında. Belki haberi
olmamış diyebilirsiniz ancak daha sonraları da aksi bir yayına rastlamadım.
İlk zamanlar ne güzeldi.
Hafta sonu sen uyuyorsun, çocuk da çizgi film seyrediyor. Herkes mutlu. Fatura
sonradan çıkıyor.
-Baba taso alalım, çitos
istiyorum, gazeteden kupon biriktirelim.
Düşünüyorum bu çocuk
nereden görüyor bunları. Bir defa tesadüfen ben de biraz çizgi film izlerken
çözdüm olayı. Ben uyurken televizyon aracılığıyla çocuğuma değişik
tüketim şekilleri, beslenme alışkanlıkları empoze edilmekteymiş meğer.
Bundan sonra uyanık
olmaya çalışsam da sistem bizi uyutmaya devam ediyor.
-Baba, akşam bir yere
oturduk. Bir büyük söyledik yanında mezeler.
-Oraya on sekiz
yaşından küçükleri alıyorlar mı ki?
-İki senedir gidiyoruz
baba.
-Küçüklere bakkalda
bile içki satılmaz, kaldı ki şehrin en lüks restoranında içki servisi yapılsın.
-Sen öyle san.
***
-Kızım bu saçlar ne
böyle?
-Mavi yokmuş, ben de yeşile
boyattım.
-Kuaför annenin iznini
sormadı mı?
-Çok geri kafalısın
anne.
***
-Bu iddia kuponu kimin?
-Arkadaşlarla yapıyoruz
arada.
-Küçüklerin oynaması
yasak. Nerede oynadıysanız söyle şikayet edeyim.
-Adresini tam
bilmiyorum, yol üzerinde, servis şoförümüz çekiyor önüne, yatırıyoruz.
***
-Sen hattını mı
değiştirdin?
-Evet baba, herkesle
aynı hattı kullanayım daha ucuz oluyor.
-Nasıl verdiler hattı, reşit
değilsin sen?
-Parayı verdik başka
bir şey istemedi. Okulda bütün arkadaşlar öyle aldı aynı adamdan.
Günümüzde dört kız
babası bir adamın televizyon kanalında on yedi yaşında bir kızın cinsel
deneyimleri ballandıra ballandıra anlatılıyor. Reşit olmayan çocuklara içki
servis ediliyor. Cep telefonu hattı satılıyor. Çocuğunu okula götürsün diye
para verdiğin servis şoförü onlara iddia oynatıyor. On sekiz yaşından küçüklere
yasaklanmış ne varsa hepsi yapılıyor büyüklerin yardımıyla. Daha dövmeci,
küpeci ve piercingcileri saymıyorum bile. Kış günü tişört, yaz günü de bot
modasını da.
Çağımızın ana-babaları,
örnekleri çoğaltmak mümkün. Özenle yetiştirmeye, kötülüklerden
korumaya çalıştığınız çocuklarınız bir saldırı altındalar. Elinizden geleni
yaptığınızı biliyorum. Ancak ne küçükleri koruma kanunu çıkaran devlete güvenebilirsiniz
ne de saldıranların teknolojisi ve uzmanlarıyla başa çıkabilirsiniz. Çağımızın Don Kişot’larısınız
siz, ancak bir Sancho Panza’nız bile yok.
Yel değirmenleri güçlü de olsa gazanız mübarek olsun.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder