Kavga her zaman vardır ancak küfür ve şiddet sözün bittiği yerde
başlar.
Söz söylemek ise bir sanattır.
Siyaset de bir söz söyleme sanatıdır.
İnsanlar gündelik hayatta sürekli olarak küfür ve şiddete tanık
olmalarına karşın, televizyonda sadece filmlerde şiddet sahnesi görürler belki
bir maç yayınında da küfür.
Tabi ki bütün bunlar eskidendi.
Efendim, son günlerde bir “şerefsiz” lafı aldı başını gidiyor. Bu söz
bana seçimler öncesi Yılmaz Özdil’in “kalaşnikofa şarjör olmayın” sözünü
hatırlattı.
Hayır, amacım bu laflara muhatap olanları tartışmak değil. Sadece “şerefsiz”
ve “şarjör” sözlerinin aynı insanlara söylendiği halde aradaki söyleniş ve
nezaket farkına dikkat çekmek istiyorum.
Biri insanların kahve sohbetlerinde her zaman duyabileceği bir söz iken
diğeri sadece söz söyleme yeteneği olanlara mahsus.
Biri yıllarca akılda kalabilecek, diğeri iki gün sonra unutulup gidecek
bir söz.
Demem o ki, insanlar kahvede,
sokakta ve otobüste her zaman duyabileceği bir söze önem vermez. Söyleyenin
değerini ölçer sadece.
Bir de “şerefsize şerefsiz denir” diyerek bu sözü savunmaya çalışan yorumcular
var ki bunlar hangi söz söyleme yeteneği ile ekranları meşgul ediyor izaha
muhtaç bir durum.
Ve hala bana soruyorsanız “şarjör mü şerefsiz mi?” diye, Laz
fıkrasındaki gibi cevap vereyim:
-Şart midur?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder