-Polis gibi düşünerek bu cinayeti çözemezsin, ancak katil gibi düşünerek
çözebilirsin!
Bir filmde, amirinin dedektife söylediği bu söz, yaşamın birçok
alanında olayları çözmeye, insanları anlamaya yardımcı olur. Ancak bu anlık bir
empati ile değil, karşıdakinin düşünce sistemini bilmekle mümkündür.
Günümüzde insanlar arasında örülmüş kalın duvarlar var. Fakat insanlar
bunun farkında değil. Bazen öyle olaylar oluyor ki insanlar birbirini hiç
tanımadıklarını o zaman anlıyorlar ve doğal olarak şaşkınlığa düşüyorlar.
Efendim, kız ve erkek tarafı birlikte aynı minibüsle düğüne gidiyorlar.
Erkek tarafından yaşlı bir adam, sitem ediyor:
-Gelin, nişanda elim öpmedi!
-Öpmez tabi amca çünkü sana nikah düşüyor!
-Siz ne diyorsunuz manyak herifler. Ne nikahı, benim yaşım yetmiş!
İşte, iki ayrı dünyanın karşılaşması bu. Bir taraf için saygı ifadesi
olan el öpme, diğerleri için “yasak bir temas” mahiyetinde ve günah.
Bir taraf, elinin öpülmemesini saygısızlık olarak görürken diğeri için bu
gayet normal. Bunun sınırı da “nikah düşmesi”.
Kadın “nikah düşmeyen” baba, kardeş, oğul vb. en yakınındakiler hariç kalan bütün erkeklerin
kapsama alanına girmektedir ve o nedenle uzak durması gerekmektedir.
İşte bu “nikah düşme” kavramının üzerine belli bir kesimin karşı
cinsten uzak yetişmesini, bundan kaynaklanan “açlığı” da üzerine koyarsanız,
günlük hayatta karşılaştığınız ve sizi şaşırtan şeyleri anlamanız mümkündür.
Kısacası, bazı beyinlerde kimin, kimin "kapsama alanında" olduğunu bilirseniz,
ondan sonra sizinle neden tokalaşılmadığını, neden haremlik-selamlık
oturulduğunu, hatta neden bazı fotoğrafların mozaiklendiğini ve bazı filmlerin
makaslandığını anlayabilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder