Geçen sabah, ortaokul arkadaşım Zehra’nın facebook’ta
yazdığı şu mesajla irkildim:
“Güzel anıları, eski aile fotoğraflarına
bakarak yad etmek için mükemmel bir gün… Haydi, fotoğraf albümleri çıksın!
İrkildim, zira bizim Zehra’nın evi bırak, yaşadığı şehirde durduğu yok
neredeyse.Sürekli gezmede. O nedenle onun “oturalım bugün evde, albümlere
bakalım” demesi hayra alamet değil.
Derken bende jeton düştü. Sonra aramızda şöyle bir konuşma geçti:
-Hava yağmurlu
diyorsun yani:)))
-Hemde ne yagmur
gök delindi sanki erkancım
-"Hava
yağmurlu evden çıkamıyorum" diyeceğine "albümlere bakalım bugün"
demen çok diplomatça geldi bana:)))
-Vurma işte açıga
yaaaa
-Burada da yağmur
başlamak üzere. Ben de evden çıkamayınca sağa sola sataşıyorum:)))
-(o zaman) albümlere
bakmaya başla.
Görüldüğü gibi, artık sosyal medyanın kendi dili, kendi
raconu gelişti. Onu bilmeden/anlamadan konuşmak ve anlaşmak mümkün değil.
Aksi halde, “hava kapalı bugün evde hapis kaldım” diye
başlayan muhabbet başlamadan bitmeye mahkumdur!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder